6 Şubat Pazartesi sabahı Kahramanmaraş merkezli ve 10 ilimizi de etkileyen depremlerle yaşadığımız büyük afet sonrası, bir taraftan yaralar hızlıca sarılmaya çalışılırken, diğer taraftan depreme ne kadar hazırlıksız olduğumuz ortaya çıkmıştır.
Bulunduğumuz coğrafya ve doğal afet riskleri bilindiği halde akıl almaz ihmal ve vurdumduymazlık hali olası Marmara Depremi ile ilgili sorgulamaları da beraberinde getirmiştir.
Marmara’da yaşanacak olası depremde etkilenecek illerin başında Bursa gelmektedir.
Depreme okullarda yakalanma durumunda ;
-Okulların yapısal olarak güvenirliği
-Deprem sonrası iş ve işlemler hangi ölçüde tespit edilmiş ve böylesi bir afete ne kadar hazırlanılmıştır?İlimizde 2015 yılında yapılan Okulların Deprem Tahkiki raporları 2017 yılında tamamlanmış olup, yıkılan Demirtaşpaşa MTAL ve Çelebi Mehmet Anadolu Lisesi aradan geçen altı yıla rağmen hala yapılamamıştır.
Güçlendirme kararı alınan okulların taşınmasıyla yeni yeni mağduriyetler yaratılmış, zaman etkili ve verimli bir şekilde kullanılamamıştır.
O günden bugüne maalesef değişen hiçbir şey yoktur.
Sekiz yıl, bilhassa okulların boş olduğu pandemi döneminde ilgili okullarda hiçbir güçlendirme çalışması yapılmayıp, yaşadığımız depremler sonrası işin ciddiyetini ancak fark eden yetkililerin 12 okulun alelacele boşaltılması kararını alması izaha muhtaçtır.
Nilüfer’de : 15 Temmuz İlkokulu, Halil İnalcık Bilsem, Beşevler Anaokulu, Hasanağa İlk ve Ortaokulu
Osmangazi’de: 1.Murat İlkokulu
Yıldırım: Yavuz Selim İlkokulu
Gürsu: Hamdi Çalış Ortaokulu
Mustafakemalpaşa: Nilüfer Hatun MTAL
Gemlik: Şehit Cemal İlkokulu
okullarının acil olarak boşaltılmasına karar verilmiştir.
Hürriyetçi Eğitim Sen Bursa Şubeleri olarak Bakanlığa ve Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğüne soruyoruz:
– 10 ilimizi etkileyen depremler olmasaydı, bu okullar acilen boşaltılır mıydı?
-Eğer bu kadar acil boşaltılmaları gerekiyorsa neden şimdiye kadar o binalarda eğitim öğretime devam edildi?
-Onca hayat nasıl ve neden riske atıldı?
-Bedeli ağır olacak durumları yaşamadan önlem almamız gerektiği bu kadar açıkken, tüm okullarla ilgili çalışmalar tamamlanmış mıdır? Ve diyoruz ki;
Bursa’daki eski yeni ayırt edilmeksizin bütün okulların tamamı incelenmeye alınmalıdır.
Deprem testi için kazı sonrası temel durumlarına bakılan birkaç okul bile bunun ne kadar gerekli olduğunun kanıtıdır.
Ciddi bir deprem riskiyle karşı karşıyayız.
Güvenilir olmayan ortamlarda eğitim öğretim yapılamaz.Hiçbir çocuğun, öğretmenin veya eğitim çalışanının hayatı kıymetsiz değildir.
Kamuoyunun en kısa zamanda bilgilendirilmesini talep ediyoruz. Bina güvenliğinin yanı sıra, olası depreme okullarda yakalanmamız halinde, deprem sonrasıyla ilgili hiçbir önlemin düşünülmediği dolayısıyla planlanmadığı da ortadadır.Arama kurtarma hazırlıkları ve eğitimleri kadar, ilk yardım eğitimi usulen değil, nitelikli olarak tüm eğitim çalışanlarına aldırılmalı ve afet durum planlarının kağıt üzerinde kalması engellenmelidir. Ayrıca yıllardır yapılan deprem tatbikatlarıyla çocukları okul bahçesine hızlıca tahliye etme dışında, başka hiçbir planlamanın yapılmadığı, ilgili kurum ve kuruluşlarla okulların eşleştirilmediği , sonrasında doğacak kaosla alakalı önleyici tedbirler için hiçbir çalışma yapılmadığı görülmüştür.
Bu açıdan, olası deprem akabinde çocukları güvenli bir şekilde bahçeye çıkaran öğretmenler;
-Çocukları ne kadar süreyle orada tutacaklar?
-Bekleme süresi sonunda ailesi gelmeyen, gelemeyen çocukları kime veya hangi kuruluşlardan gelen yetkililere teslim edecekler?
-O karmaşa ve kaos ortamında bilhassa küçük sınıfların kimlik ve iletişim bilgilerinin olduğu yaka kartı, vb. uygulamalar neden düşünülmemiştir?
-Deprem sonrası yapılacaklar yönergesi var mıdır, içeriği nedir, okullar neden bilgilendirilmemiştir?Soruları da cevaba muhtaçtır.Tüm bu hazırlıkların en kısa zamanda yapılmalı, artık kağıt üzerinde değil icraatta, sorun oluşmadan çözüm üretilmelidir.
